Önce iki kişi birleştirir hayatı ortak paydada; derken bir birey gelir dünyaya iki kişinin ortaklığında. Oluşan Evlilik Kurumu ve sözleşmesi yerini Aile Kurumuna bırakırken yeni imzalar atılır görünmeyen yüzeyde.
Aile içerisindeki konumlara ait isimler de değişmiştir artık roller de... ANNE BABA rolü beraberinde yepyeni sorumluluklarla da tanıştırmıştır bireyleri.İLKler herdem sancılıdır,bu sebeple ilk çocuk ile bilinmezliğin sancılarını yaşar anne babalar, ikinci Merhabalar daha tanıdıktır artık ilke nazaren.
Tüm bunlar çerçevesinde aile toplumsal anlamda büyük önem arzederken bireylerin ruh sağlığı ve bu sağlığı destekleyici koruyucu ve önleyici çalışmalar da bir okadar önem arzeder. Bilinçlendirme ve Farkındalığı arttırma bu çalışmalarda hedef alınan başlıklardan sadece iki tanesidir.
Aile içi iletişimde takındığımız ve sürdürdüğümüz tutumlar hem bireysel hem de aile üyelerinin toplu sağlığı için değinilmesi gereken bir diğer önemli noktadır.
Peki tutum ne demektir?
Bireyin nesnelere fikirlere kişilere ve olaylara ilişkin duygu düşünce ve davranış eğilimidir.
En küçük toplumsal yapı diye nitelendirdiğimiz aile içi tutumlarda ise eşler arası ,anne/baba-çocuk ve kardeşler arası tutum;iletişimin sağlıklı olması ve ilerlemesi için mihenk taşıdır.
Hayatın keşmekeşliğine ek olarak teknolojinin de modern toplumlara ve bireylere sunduğu hızlı(!) yaşamın yorgunluğu,tahammülsüzlüğü,anlaşmazlıklarıbireylerin yaşam akışına,akıştaki iletişimlerine zarar verebilmektedir. Dış dünyada sürdürdüğü iletişiminde yorulan birey evdeki iletişimine de bu yorgunluğunu yansıtabilmektedir. Bu çerçeve de aşırı baskıcı ebeveyn tutumu, aşırı kollayıcı koruyucu tutum,İlgisiz duyarsız ebeveyn tutumu ve DEMOKRATİK tutum aile içi iletişimde ebeveyn tutumları olarak literatürümüze girmektedir.
.Aşırı Baskıcı Ebeveyn Tutumu:Çocuğun istek ve talepleri duygu ve düşünceleri otoriter tutum da dikkate alınmazken eleştirel bir üslub göze çarpmaktadır.
.Aşırı Koruyucu Ebeveyn Tutumu:Geç kavuşulan veya tek çocuk olan ailelerde aşırı kollayıcı koruyucu yaklaşım çocuğa hayat tecrübesi kazanma fırsatı sunamamaktadır,çocuğun büyüdüğü gözden kaçan noktalardandır.
.İlgisiz Ebeveyn Tutumu: Çocuğun ilgi ve gereksinimlerine kayıtsızlık hakimdir verilen tepkiler oldukça düşüktür.Çocuğun ruhsal durumu ve okul başarıları kısacası çocuğun gelişimiyle ilgilenmezler.
.Demokratik Ebeveyn Tutumu ise çocuğu birey olarak kabul eder, çocuğa öğüt verme yerine yapması gereken davranışlar açıkca belirtilir."Netlik ve Kabul" vardır ve iletişim demokratik yollarla kurulmaktadır.
Sesimizin tonu ve içeriği nasıl ki bize dönüyorsa dağın en zirvesinden seslendiğimizde, hayata da nasıl sesleniyorsak yankısını öyle almaktayız ve aslında ektiğimizi biçmekteyiz. Bir çocuğa farkında olarak vaya olmayarak neyi nasıl veriyorsak ilmek ilmek işliyerek, UNUTULMAMALIDIR Kİ karşımıza çıkan tüm bu nakışların eseri olacaktır.
Yani Demem O Ki; yankının kulakta hoş tınısı için güzel tını sunmak lazım yaşanılmışlıklara.Haftaya ebeveyn tutumlarının çocuklar üzerindeki olumlu olumsuz etkilerini incelemek,tınıların ahengini konuşmak üzre buluşuyor olacağız.
Huzurlu Haftalar